Hasankeyf Binlerce Baraja Değer
Antik kent Hasankeyfi yaşatmak için neler yapılması gerektiğinin
tartışıldığı Hasankeyfi Yaşatalım Sempozyumu, Diyarbakırda
yapıldı. Yüksek katılımlı sempozyumda ana konu barajın yapımının
nasıl engelleneceği üzerine oldu.
DİYARBAKIR-
Hasankeyf'i Yaşatma Girişimi tarafından 18-19 Şubat 2006
tarihlerinde düzenlenen "Hasankeyf'i Yaşatma Sempozyumu" Diyarbakır
Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda yapıldı.
Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ve Güneydoğu Anadolu
Belediyeler Birliği (GABB) Başkanı Osman Baydemir "Hasankeyf
binlerce baraja değer" dedi.
Sempozyuma Batman ve bir çok ilden çeşitli sivil toplum
kuruluşlarının yanı sıra Batman Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan,
Hasankeyf Belediye Başkanı Abdulvahap Kusen, Hasankeyf
Gönüllüleri Derneği Başkanı Arif Arslan Batman İnsan Hakları
Derneği Başkanı Saadet Becerikli, ve katıldı.
Eğitimin hangi safhasında kültürel değerleri korumak var?
Sempozyum "Uluslararası ve Ulusal Düzlemde Hasankeyf Mirası"
başlıklı oturumla başladı. İlk oturumun panelistlerinden Arkeoloji
Derneği Başkanı Prof. Dr. Ahmet Tırpan konuşmasında:
"Eğitimimizin hangi safhasında kültürel değerleri korumak var?"
diyerek uygulamalardaki mantığı sorguladı.
"Hasankeyf'i kurtarmaya geldiler, dört römork çöp bıraktılar"
Aynı oturumda söz alan Hasankeyf Arkeoloji Kazı Başkanı Selam
Uluçam, çevre örgütlerini eleştirdi. Geçen yıl Ağustos ayında
"Sadakat Treni"yle Ilısu Barajı'nın yapılmaması için Hasankeyf'e
giden 330 kişilik gruba gönderme yapan Uluçam, "Hasankeyf'i
kurtaracağız dendi, geldiler birlikte nutuk attık döndüler, dört
römork çöp bıraktılar onları biz topladık" diyerek Hasankeyf'i
çevrecilerin de tahrip edebildiğini söyledi.
"Şoven tarih yaklaşımlarıyla tarih tahribatı"
Sonrasında söz alan Tarih Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Orhan
Silier , "Irkçı şoven tarih anlayışı" diye tabir ettiği
anlayışın etnik temeldeki uygulama farklarına değindi ve "Türkiye'de
esas olarak, ırkçılığa kayan dışlayıcı, bağnazlıkla iç içe olan
tarih anlayışımız, geniş kesimlerin kendi geçmişleriyle ilişkileri
konusunda, yüzeysel zayıf bir tarih bilincinden istifade eder ve
çoğu zaman tarih üzerine söylenen böbürlenme lafları ile tarih
tahribatı tamda bu yönleri ifade eder" dedi.
Hasankeyf ve Ilısu Barajı: Çevre, Enerji ve İnsan" başlığıyla
yapılan başka oturumda Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği
(TMMOB) Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu'ndan Fahrettin
Çağdaş başkanlığında ve Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul
Şubesinden Tahir Öngör, Elektrik Mühendisleri Odası
Diyarbakır Şubesinden Nedim Tüzün, Doğa Derneği'nden
Nurettin Özbağdatlı ve Dicle Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim
Dalı'ndan Yrd. Doç. Dr. Ali Ceylan katıldı.
"Ilısu Barajı talanın parçasıdır"
Jeoloji Mühendisleri Odası İstanbul Şubesinden Öngör konuşmasında
1 milyar 200 milyon dolara mal edileceği söylenen Ilısu Barajı'nın
devlete 4 milyar dolara mal edileceğini dile getirdi. Büyük
barajların dünyada artık yapılmaktan vazgeçildiğine de değinen Öngör
Ilısu Barajı'nın ekolojik denge üzerinde yaratacağı olumsuz etkiyi
anlattı.
Kültür Emperyalizmine de vurguda bulunan Öngör "Ilısu Barajı bu
talanın bir parçasıdır" dedi. Öngör ayrıca Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan'ın Hasankeyf ve baraja ilişkin yaklaşımının Cengiz
İnşaat adlı firmanın baraj yapımını üstlenen konsorsiyumda yer
almasıyla değiştiğine de vurgu yaptı.
Dicle Üniversitesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı'ndan Ceylan olası
Ilısu Barajı'nın eko sistem üzerinde yaratacağı tahribatlarla
bölgede baş gösterecek hastalık ve sağlık tehditlerini sıraladı.
"Bu baraj yapılamaz"
Doğa Derneği'nden Özbağdatlı." Bu baraj yapılmayacak" diyerek
sözlerine başladı. Özbağdatlı Doğa Derneği olarak hazırladıkları
Çevre Etki Değerlendirme (ÇED) raporlarını barajın yapımını
üstlenecek konsorsiyuma kredi sağlayacak ülkelere gönderdiklerini ve
olumlu karşılandıklarını hatırlatarak barajın yapılamayacağına
değindi.
Oturumun Pazar günü yapılan bölümü "Uluslararası ve Ulusal
Düzlemde Hasankeyf Mirası" başlıklı panelle başladı. Oturuma
Mimarlar Odası Genel Başkanı Oktay Ekinci, İstanbul Bilgi
Üniversitesi Sosyoloji bölümünden Semra Somersan, İstanbul
Üniversitesi Rektör Danışmanı ve Diyarbakır Kültür ve Tabiat
Varlıklarını Koruma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Oktay Belli,
Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi Türkiye Milli Komitesi'nden
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Mimarlık Fakültesi Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Zeynep Ahunbay ve Koç Üniversitesi Tarih
Bölümünden Yrd. Doç. Dr. Gül Pulhan katıldı.
"Ilısu Barajı Projesi ve Etkilenen İnsanlar" adlı oturuma İHD
Genel Başkan Yardımcısı Avukat. Reyhan Yalçındağ, Göç-Der
adına rapor sunan Necla Akaya, Yerel Gündem 21 Kadın
Meclisinden Nazdar Kahramaner ve Ankara Barosundan Avukat
Kemal Vuraldoğan katıldı.
Diyarbakır Belediyesi Danışmanı Şeyhmus Diken tarafından
yapılan halka açık forumda "Save Europe's Heritage" (Avrupa
Mirasının Kurtarılması) kurumundan Banu Pekol ve barajdan
etkilenecek köy sakinleri katıldı.
Sempozyum İluh Munzur Tiyatrosundan Sadık Aksoy ve Azad
Keykavus' un sergilediği, Sadık Aksoy'un yazıp yönettiği: "Hasankeyf'in
Gözyaşları Munzur'a Akar" adlı tiyatro gösterisiyle son buldu. (EZÖ)
Bakış gazetesi - Diyarbakır