Hasankeyf soluklandı

Hayata geçirilmesi halinde 30 bin insanın yaşamını etkileyecek, binlerce yıllık tarihi mirası yok edecek Ilısu Barajı Projesi'nin en büyük firması konumundaki İngiliz Balfour Betty projeden çekildi.

DIŞ HABERLER SERVİSİ

Uzun zamandır tasarlanan ve İngiliz hükümeti tarafından desteklenen Ilısu Barajı Projesi'nde dün yeni ve sevindirici bir gelişme yaşandı. Binlerce yıllık bir tarihi mirasa sahip Hasankeyf'i sular altında bırakacak olan ve sivil toplum örgütleri tarafından tepki gören projeyi üstlenen İngiliz inşaat şirketi Belfour Beatty, projeden çekildiğini nihayet açıkladı.

Balfour Betty, Ilısu projesini gerçekleştirecek ihaleci müteahhit firmalar konsorsiyumunun en büyük firmasıydı. Gerçekleşmesi durumunda İngiltere hükümetinin hazinesinden de 200 milyon sterlinlik ihracat kredisiyle desteklenecek olan proje hakkında, Balfour Betty firması üzerinde yoğun baskılar vardı. Bir süre önce harekete geçen çevre örgütlerinin, İngiltere ve İsviçre'nin projeden desteklerini geri çekmeleri yönündeki istemi, dün yaşanan gelişme ile önemli oranda sonuç verdi. İngiltere Kürt Dernekleri Federasyonu (FED-BİR) de projenin İngiliz devleti tarafından desteklenmesine karşı çıkmış bu yönlü girişimlerini kampanyaya dönüştürmüştü. Kabinesinde projeye muhalif bakanları susturmaktan da geri kalmayan İngiltere Başbakanı Tony Blair ise Ortadoğu'da su savaşına yolaçacak potansiyele sahip projeye destek verdi. İngiltere bu tutumuyla insani dış politika ilkesini de ihlal etmişti.

Firma dayanamadı

Sonunda Balfour Betty firması, sivil toplumun kararlılığına dayanamayacak noktaya geldi ve dün şirketin yönetim Kurulu Başkanı imzasıyla yapılan açıklamada, geri çekilmeye ilişkin olarak, şu ifadelere yerverildi: "Varolan sorunların, sosyal ve ekonomik gelişmeyle ilgili sorunların çözülemediği anlaşılıyor. Ve proje kapsamında karmaşık, çevresel ve sosyal sorunlar yoğun biçimde etüt edilmiştir, kapsamlı çevresel raporlar incelenmiştir. Sonunda Çevresel etkiler, Arkeolojik ve tarihi mirasın korunması, yeniden iskanını düzenlenmesi ve komşu ülkelerin su ihtiyaçları olarak sıralanan dört kriterin yerine getirilemeyeceği anlaşılınca projeden çekilme kararı alınmıştır."

30 bin kişi etkilenecek

Ilısu Barajı projesi, Türkiye'nin Fırat ve Dicle nehirleri üzerinde kurmayı planladığı 22 tartışmalı barajdan sadece bir tanesini oluşturuyor. Proje gerçekleşirse, bölgedeki 52 köy ve Hasankeyf dahil 15 kasaba su altında kalacak. Ayrıca 30 bin insanın evlerinden olmaları bekleniyor. Bugüne kadar barajın bölgeye vereceği olası zararlar üzerine yapılan araştırmalar, yapılmak istenen barajın başta Hasankeyf yöresinde yerleşim birimlerini ortadan kaldıracağı ve doğal dengeyi bozacağını belirtiyor. Diğer yandan Ilısu Baraj Projesi kapsamına giren antik kent Hasankeyf'in ise tamamen sular alatında kalacağı ve tahrip olacağı da araştırma sonuçlarında hazırlanan raporda ortaya konuluyor. Suyun biyolojik dengesinin bozulacağı da aktarılan raporlarda, bunun sonucu olarak, çok sayıda doğa güzelliğinin yok olmasının yanında, su içinde zararlı bitkilerin yetişeceği ve çeşitli tahribatların yaşanacağı vurgulanıyor. Bu arada proje ile beraber, Dicle nehrinden, Türkiye'nin güneyindeki ülkelere az su gidecek olması nedeniyle bölgede bir su savaşının çıkacağı yolunda görüşler de dile getiriliyordu.

Özgür Politika Gazetesi, 
14.11.2001