Hasankeyf sizin değil!
Ruhat Mengi
"Durun, yapmayın, dokunmayın ona" diye bağırmak geliyor insanın
içinden... Ve istiyorsunuz ki bu feryat toplumun çığlığı olarak dalga
dalga yükselsin, Batman'a ulaşsın ve bugün temel atmak için Hasankeyf
te toplanmış olan elleri durdursun.
"Sizin değil; size, bize yalnızca bu kuşağa ait değil Hasankeyf, bir
dünya mirası o... Bizden sonraki kuşaklara ve tüm insanlığa ait, onun
için her yıl binlerce turist geliyor dünyanın her köşesinden...
Hakkınız yok onu yok etmeye" diye çınlasın feryat...
1000 yıllık bir tarih ve kültür birikimini, eşsiz bir doğa güzelliğini
taş ve su yığınlarıyla örtecek, milâttan önce 9. ve 8. yüzyıla kadar
uzanan sayısız medeniyeti ve onların bıraktığı eserleri barındırmış
bir alanı acımadan, düşünmeden, farklı projeler üretmeyi denemeden
baraj ve hidroelektrik santralı haline getirecek adımı nasıl
atabildiklerini anlamak, kabullenmek mümkün değil. Oysa yerli ve
yabancı bilim adamları anlattı onlara bu projenin başka alanlara
kaydırılması gerektiğini. Hasankeyf Gönüllüleri; tarihi yok etmek
yerine Hasankeyf'i su havzası dışında bırakacak bir proje
geliştirilebileceğini, güneşten yeterince nasibini alan bölgede güneş
enerjisi veya rüzgâr enerjisi üretebilecek santraller
kurulabileceğini, bir yerine 3 ayrı baraj kurulabileceğini, fuel oille
çalışacak enerji santralı yapılabileceğini ve de...
Ve de kaçak elektrik kullanımı önlenirse Ilısu Barajı'ndan elde
edilecek enerjinin 2 katını kazanabileceklerini anlattı...
Bölgeye gelen turistlerin çoğunun Hasankeyf için geldiklerini de
ısrarla vurgulayarak.
Dinlemediler. Hâlâ kulak vermeden çok önemli bir dünya mirasını yok
etmek üzere toplanıyorlar.
Ama unutmasınlar, yalnız bugünün bilinçli insanları değil gelecek
kuşaklar da onları asla affetmeyecek.
Haydi "Durun" diye bağıralım hep birlikte, bakarsınız çığlığımız
ulaşır duyarsız kulaklara.
Vatan gazetesi
11 Nisan 2007