Batman'ın tarihi Hasankeyf ilçesinde 3 bin yıllık ekmek teknesi ve
tandır bulunduğu bildirildi.
Hasankeyf kazı ekibi Başkanı Prof. Dr. Abdüsselam Uluçam, bu yıl 3
ayrı alanda 4 öğretim görevlisi, 20 öğrenci ve 80 işçi ile kazı
yaptıklarını belirterek, kale başına giden vadide yaptıkları
çalışmalarda yaklaşık 3 bin yıl önce burada yaşayan insanların
faaliyet mekanlarını ortaya çıkardıklarını söyledi.
3 bin yıllık ekmek teknesi ve tandır bulduklarını kaydeden Uluçam,
şöyle konuştu:
“İlk etapta bunun su deposu olabileceğini düşündük. Ancak içinin
seramik hamuruyla sıvanmış olduğunu görünce tandır olduğunu
anladık. Kayıtlarımıza geçtik. İşin başka ilginç boyutu, bunu
tamamlayan hemen yanında ekmek teknesini hatırlatan bir oyma.
Buğdayın ezilip belki orada hamur haline getirildiği ve yanındaki
tandırda pişirildiği kanaatine vardık. Seramikten yapılan birçok
tandır var. Ama tandır taştan oyulmuş ve seramik hamuruyla
kaplanmış. Hasankeyf'in en eski kalıntısı diyebileceğimiz tandır
ile ekmek teknesi kayalara oyulmuş.”
ROMA DÖNEMİNE AİT DÜKKANLAR
Uluçam, kazılarda Roma döneminde yapılan 42 dükkan tespit
ettiklerini, bunların kazı çalışmalarının tamamlandığını,
konservasyon ve onarım çalışmalarına başlandığını bildirdi.
Hasankeyf'in en eski yerleşim yerinin oyma konut veya mağara
olarak adlandırılan kısımların yerleşime açıldığı bölüm olduğunu
ifade eden Uluçam, şöyle konuştu:
“İsa'dan önceki 8. ve 9. yüzyıllarda en eski şehri buluyoruz. Daha
sonra Roma döneminde bugün kale başı olarak bilinen daha sonra
Artuklular döneminde iç kale haline getirilen kaya kitlelerinin
bulunduğu alanda bir garnizon görüyoruz. Romalılar burayı askeri
üs olarak kullanmış. Orta Çağ dünyasının başlangıcında çok silik
de olsa Süryanileri görüyoruz. Ondan sonra Artuklular dönemi
geliyor. 11. yüzyılın sonları ile 12. yüzyılın başlarından 14.
yüzyıla kadar Artukoğulları ve Eyyubileri görüyoruz. Bu iki
uygarlık, Hasankeyf'e Orta Çağ dünyasında dirliği, canlılığı,
sanatı ve zenginliği getiren uygarlıklardır. Bunların halklarının
yaşadığı esas şehir 1966'dan itibaren müteahhidin yeni şehrin
yapımı esnasında dozerlerle yok ettiği, şu anda gecekondu
diyeceğim Hasankeyflilerin yaşadığı alanın altındadır.”
HASANKEYF YIKILIYOR
Hasankeyf'in 2007 yılına kültür varlıkları açısından şanssız
girdiğini, kışın çok ağır geçmesi nedeniyle zarar gören tarihi
eserlerin yıkılmaya başladığını söyleyen Uluçam, İmam Abdullah
Zaviyesi'nin minaresinin güneybatı köşesinin bu nedenle
yıkıldığını, küçük saray bölümünün olduğu gibi durduğunu dile
getirdi.
İlçede iki hafta önce de Ulu Cami'nin tonozlarının göçtüğünü, yan
duvarlarının ayrıştığını bildiren Uluçam, Hasankeyf'in tarihi
dokusu ve kültür varlıklarının her geçen gün daha hızlı bir yıkım
sürecine girdiğini kaydetti.
Uluçam, şöyle konuştu:
“Hasankeyf'te kamuya açık kazı yapabileceğimiz alan kalmadı.
İlçede belediyeye ait, tapusu belediyede olan Selahiye
bahçelerindeki külliye dışında nitelikli tarihi eser barındıran
kamuya ait kazılacak alan kalmadı. Eğer burada bir baraj olacaksa
ve Hasankeyf'in kültür tarihi ortaya çıkarılacaksa şu anda meskun
mahaldeki yerlerin kamulaştırılması veya boşaltılması gerekir ki
bu tarihi eserler ortaya çıkarılabilsin.”
11 Temmuz 2007 Çarşamba
Gazeteler